Boğaziçili Büşra’ya Stanford’dan doktora çalışmaları için tam burs

Boğaziçi Üniversitesi Çeviribilim Bölümü 2019 mezunu Büşra Marşan dünyanın lider yükseköğretim kurumlarından Stanford Üniversitesinin Dilbilim Doktora Programına tam bursla kabul aldı. Başarılı öğrencinin hedefiyse makine öğrenmesi teknolojisinden faydalanarak çeviri ve sanal asistan gibi sistemlerde kullanılan dil modellerini daha etkili hale getirmek.

Boğaziçi Üniversitesi Çeviribilim Bölümü 2020 mezunu Büşra Marşan, Boğaziçi Üniversitesinde dilbilim alanında tamamladığı yüksek lisans eğitiminin ardından akademik çalışmalarına dünyanın en iyi yükseköğretim kurumları arasında gösterilen Stanford Üniversitesinde devam edecek. 

Öğrenim ücretleriyle birlikte aylık olarak verilecek maddi destek gibi birçok imkana sahip kapsamlı tam bursla dilbilim doktora programına kabul almayı başaran Marşan, çeviri ile sanal asistan sistemlerinin mükemmeliyetini, makine öğrenmesi ve yapay zekâ teknolojilerinden faydalanarak daha başarılı hale getirmek için çalışacak. Boğaziçili Büşra akademik çalışmalarını, dünyanın lider üniversitelerine rekabetçi başvuru sürecini ve hedeflerini şöyle anlatıyor:

“STANFORD BENİM ALANIMDA DÜNYADA ÖNCÜ”

Yurtdışında önde gelen üniversiteler başvuru çok yoğun ve rekabetçi bir süreçti ve buna odaklanmam gerekiyordu. Tüm başvurularımı geçen yılın sonbahar-kış aylarında tamamladım ve kasım gibi de cevaplar gelmeye başladı. Birçok üniversiteden kabul aldım ama gönlümde de yer tutan Stanford’ı tercih ettim. Kabul sürecine Boğaziçi Üniversitesi Metin Analitiği ve BiyoBilişim Laboratuvarındaki (TABİLAB) çalışmalarım ile başta tez danışmanlarım Dr. Ümit Atlamaz ve Dr. Ömer Demirok olmak üzere tüm hocalarımın desteğinin çok büyük katkılar sağladığını söyleyebilirim. Bilgisayarlı dilbilim alanında çalışıyorum ve Stanford Üniversitesi bu konudaki gelişmiş merkez ve laboratuvarıyla dünyada öncü. Ayrıca konumuyla Google gibi büyük şirketlere de oldukça yakın. 

“DİL MODELLERİNİ DAHA DA GELİŞTİRMEK İÇİN ÇALIŞACAĞIM”

Yüksek lisans tezimde anlambilim (semantik) alanına odaklandım. Bazen günlük diyaloglarımızda kullandığımız ifadelerimiz muğlak olabiliyor ve biz bunu insanlar olarak bir şekilde anlayabiliyoruz. Ancak dil modelleri bu konuda henüz bizler kadar başarılı değil. Peki dil modelleri bu düzeye nasıl çıkabilir? Yüksek lisansta bu sorunun cevabını bulmak ve hemen her gün çeviri ile sanal asistan gibi sistemlerde kullandığımız bu dil modellerini daha da geliştirmek için çalıştım. Önümüzdeki eylülde eğitime başlayacağım Stanford Üniversitesinde de bu modellerin performansını yapay zekâ ile makine öğrenmesi teknolojilerinden faydalanarak daha da geliştirmek için çaba harcayacağım. Bunun için Stanford’da bu alanda faaliyetlerini sürdüren ve ortaya koyduğu çalışmalarla dünyaca tanınan Bilgisayarlı Dilbilim Araştırma Laboratuvarında da görev almayı hedefliyorum.

“SEKTÖREL TECRÜBENİN ARDINDAN BOĞAZİÇİ’NE DÖNMEK İSTİYORUM"

Doktora çalışmalarımı tamamladıktan sonra bir süre alanda önde gelen şirketlerde deneyim kazanmak istiyorum. Bu tecrübe bana akademinin yanı sıra sektörleri de yakından görme fırsatı verecek. Bunun ardından Boğaziçi Üniversitesine akademisyen olarak dönmek istiyorum. Üniversitem bana lisans ve yüksek lisans eğitimlerim boyunca sayısız fırsat sundu ve buraya akademisyen olarak dönerek bu borcumu biraz da olsa ödemeyi arzuluyorum. Yeni Boğaziçililerle bilgisayarlı dilbilim alanında ABD’de edindiğim deneyimleri paylaşma düşüncesi beni çok heyecanlandırıyor.